Bir çocuğun gizemli hastalığı. Çaresiz bir anne. Terk edilmiş bir kasaba. Genç bir anne olan Rose (Radha Mitchell) kızı Sharon'ın gizemli hastalığına çare bulmak istemektedir. Psikiyatrik tedaviyi reddeden Rose kızıyla birlikte, kızının rüyasında sürekli olarak tekrarladığı kasabaya, SILENT HILL'e doğru yola çıkar. Kocası Christopher'ın (Sean Bean) karşı çıkmasına rağmen Rose, kızının gizemli hastalığının tedavisinin bu gizemli kasabada olduğuna inanmaktadır. Anne kız kasabaya yaklaşırlarken karşılarına bir gölge çıkar ve Rose arabanın kontrolünü kaybeder. Kendine geldiğinde Sharon arabada yoktur. Rose kızını çaresiz bir biçimde ararken karşısına bir polis (Laurie Holden) çıkar ve onunla birlikte kızını bulmak için Silent Hill'e gider. Rose Silent Hill'in çıkan büyük bir yangından sonra terkedilmiş olduğunu keşfeder. Kasabanın her yanı sisle kaplıdır ve birden Rose'un etrafını gölgeler sarmaya başlar. Rose bu gizemli kasabada kızını ararken kızının kaybolmasının aslında çok büyük şeytani bir planın parçası olduğunu keşfeder.
17 yaşındaki Justin Cobb küçüklüğünden kalma parmak emme alışkanlığını halen sürdürmektedir. Fakat bu durum ailesine, ilişkilerine ve kişiliğine zarar vermektedir. Aykırı bir ortodontistin uyguladığı hipnoz terapi sayesinde bu alşkanlığını bırakır. Tam da her şeyin yoluna girdi diye düşünülürken aslında Justin için yep yeni problemler ortaya çıkmaktadır. Parmak emmek derinlerde yatan bir korkunun belirtisidir aslında. Annesi için, yeteri kadar iyi olamamaları ve onları bırakıp gideceği korkusu vardır. Parmak emmek korkularını yatıştırmanın bir yoludur sadece. Parmak emmeyi bırakınca manik depresif bir hal alır ve bunun yerine başka bir arayış içine girer.
The Shaggy Dog - Bak Şu Köpeğe'nin öyküsü, başarılı bir avukat olan Bölge Başsavcı Yardımcısı Dave Douglas´ın (Tim Allen) yeni bir görev almasıyla başlar. Bu kez kriminal hayvan laboratuarında yapılan çalışmaları araştıracaktır. Tam bir işkolik olan Dave´in üstlendiği bu yeni görev, onu uzun süredir ihmal ettiği karısı Rebecca (Kristin Davis) ve çocuklarından (Zena Grey ve Spencer Breslin) biraz daha uzaklaştıracak gibidir. Ancak Dave´in başına hiç beklenmedik bir kaza gelir. Çok gizli bir genetik mutasyon serumunun enfeksiyonuna maruz kalınca vücudunda değişimler başlar ve köpeğe dönüşür. O artık kendi ailesinin evindeki yeni köpek olmuştur. Kendisi ve ailesi hakkında bildiği her şey artık değişmiştir.
New York moda dünyasının göz alıcı karmaşasında , 0 bedenli muhteşem kadınlar içindeyken saçınızın kötü olduğu bir gün iş hayatınızın sonu olabilir. İşte Runway Dergisi bu inanılmaz cehennemin tam ortasıdır. Miranda Priestly (Meryl Streep) ise moda dünyasının en güçlü kadını Runway'in korku salan kraliçesi kendisine bir asistan alacaktır. Milyonlarca kızın hayatını verebileceği bir iş ise sıradan bir NewYork'lu olan Andy Sachs (Anne Hathaway) için göz kırpmaktadır. Yapacağı iş kesinlikle kendisine saygısı olmayan insanların yapabileceği türden, yaşamı bırakıp çalışmaya dayalı bir tür Miranda köleliğidir.
Henüz yeni evli olan ve kendileri için mükemmel bir dünya kuran Carl ve Molly çiftinin dünyasına hiç beklenmedik bir anda Dupree girer. Şair ruhlu tembel bir adam olan Dupree, geçici olarak misafir olduğu evden gidecek gibi değildir. Carl ve Molly'nin Hawaii'deki nikahında Carl'ın sağdıçlığını yapmak için bir haftalığına oraya gittiği için patronu tarafından kovulmuştur. Artık işsiz ve arabasız olan, üstelik çok sevdiği evinden de tahliye edilen Dupree'nin kendisini toplamak için sadece birkaç güne ihtiyacı vardır. Carl-Molly çiftinden kendisini misafir etmelerini rica eder. Peki, ya bu misafirlik bir ay, hatta daha uzun sürerse...
1916 yılındayız. Birinci Dünya Savaşı iki yıldan beri tüm şiddetiyle devam etmektedir. İngiltere ve Fransa'nın müttefik güçleri, batı cephesinde Almanlar'ın sağlam siperlerine karşı verdiği savaşta başarılı olamamış, milyonlarca insan hayatını kaybetmiştir. Öte yandan Avrupalılar'ı kendi savaşlarıyla başbaşa bırakmayı tercih eden Birleşik Amerika tarafsızlık ve izolasyon politikasını ısrarla korumaktadır. Ancak gönüllü ambulans sürücüleriyle Fransız lejyonunun üyesi olan bazı Amerikalılar, müttefiklere yardım etmek için Avrupa'ya geçmişlerdir. Çok geçmeden Amerikalı gönüllülerden bazıları, iyi teçhizatlı Alman pilotlarıyla baş edebilmek ve müttefiklerin savaş çabalarına yardımcı olabilmek için kendi özel filolarını oluştururlar. Ölümüne mücadeleyi göze alan "Flyboys" Kahraman Pilotlar filosu bu şekilde meydana gelir.
Orjinal Adı: Fast and Furious 4
Yönetmen: Justin Lin
Oyuncular: Vin Diesel, Paul Walker, Jordana Brewster, Michelle Rodriguez
Senaryo: Chris Morgan
Müzik: Brian Taylor
Görüntü Yönetmeni: Amir M. Mokri
Kurgu: Fred Ratkin, Christian Wagner
Tür: Aksiyon
Süre: 107 dk.
Yapım: 2009, ABD
Dağıtımcı: UIP
Gösterim tarihi: 3 Nisan 2009
Editörün Notu: Yeni bölümde ilk bölümün dört ana karakteri bir araya geliyor ve Los Angeles sokaklarına geri dönüyoruz.
Konu: Eski dolandırıcı Dominic Toretto’nun (Vin Diesel) Meksika sınırından geçip orada kaçak olarak yaşamaya kalkışmasının üzerinden sekiz yıl geçmiştir. Artık Dominik Cumhuriyeti’ndeki bir sahil kulübesinde yaşamakta olan Dom’un yanında, ABD’deki geçmişinden kalan tek varlık olan biricik sevgilisi Letty (Michelle Rodriguez) vardır. Orada yepyeni bir yaşama başlamaya çalışır. Ancak kanun temsilcilerinin daima peşinde olduğunun da farkındadır.
Çok sevdiği bir insanın trajik ölümünden sonra Los Angeles’a dönen Dom’un, ajan Brian O’Conner (Paul Walker) ile ezeli kavgası yeniden ateşlenir. Ancak artık ortak bir düşmanları vardır. ABD’ye öldürücü maddelerin akışını sağlayan sosyopat ruhlu uyuşturucu kralına karşı mücadele edebilmek için güçbirliği yapmak zorundadırlar. Uyuşturucu kralını safdışı etmenin ve onun tarafından öldürtülen arkadaşlarının intikamını almanın tek çaresi, ikisi arasında yepyeni bir güven ortamı sağlanmasından geçmektedir.